top of page

Boşanma Süreçlerinde Türkiye ve ingiltere Arasındaki Farklar

Günümüzde birçok çift, hayatlarının belirli noktalarında boşanmalarına karar vermek durumunda kalabiliyor. Bu süreç, kişiden kişiye değişen duygusal zorluklar ve aynı zamanda hukuki prosedürler içeriyor. Eğer söz konusu çiftlerden biri yurt dışı bağlantılı ise, yani eşlerden biri İngiltere’de yaşıyor veya İngiltere vatandaşıysa, boşanma süreci daha karmaşık bir hal alabiliyor. Bu nedenle, “boşanma süreçlerinde Türkiye ve ingiltere arasındaki farklar” hakkında bilgi sahibi olmak, her iki ülkedeki yasal prosedürleri anlamak ve hak kaybı yaşamamak açısından büyük önem taşıyor.


Aşağıdaki yazıda, Türkiye’deki boşanma davaları ile İngiltere’deki boşanma davaları arasında ne gibi farklılıklar bulunduğunu; “mal paylaşımı”, “çocuğun velayetinin” belirlenmesi, “tanıma ve tenfiz davası” süreci ve “yetkili mahkeme” seçimi gibi konuları açıklamaya çalışacağız. Aynı zamanda, yurt dışı kökenli boşanma davalarında ortaya çıkan temel hukuki prensiplere de değinerek “yabancı mahkeme kararının” Türkiye’de nasıl geçerli hale getirilebileceğini ele alacağız.



Türkiye ve ingiltere boşanma süreç farkları

1. Türkiye’de Boşanma Davalarının Genel Çerçevesi


Türkiye’de bir çift, evlilik birliğinin temelinden sarsılması veya diğer yasada belirtilmiş sebeplere dayanarak boşanmalarına karar verebilir. Boşanma davalarında yetkili mahkeme, genellikle eşlerden birinin son altı ay içinde birlikte “sakin olduğu yer” aile mahkemesidir. Türk hukukunda boşanma davaları, Aile Mahkemelerinde görülür. Eğer ilgili bölgede aile mahkemesi yoksa, aile mahkemesi sıfatıyla Asliye Hukuk Mahkemesi bu davalara bakabilir.


Boşanma kararı alınmadan önce tarafların anlaşmalı ya da çekişmeli boşanma yolunu seçmeleri mümkündür. Anlaşmalı boşanmada, eşler her konuda (mal paylaşımı, çocuğun velayetinin kimde olacağı, nafaka miktarı vb.) mutabık kaldıklarını bir protokol aracılığıyla mahkemeye sunarlar. Bu protokol, mahkemece onaylanırsa boşanma süreci oldukça hızlı sonuçlanır. Çekişmeli boşanmada ise eşler çeşitli konularda uzlaşamadığı için dava uzun sürebilir, tanıkların dinlenmesi ve delillerin toplanması gerekir.


Türkiye’de boşanma sebepleri kanunda belli başlıklar altında toplanmıştır. Bunlar arasında zina, hayata kast, pek kötü muamele, onur kırıcı davranış, suç işleme ve haysiyetsiz hayat sürme, akıl hastalığı ve evlilik birliğinin temelden sarsılması sayılabilir. “Boşanmalara ilişkin” davalarda mahkeme, tarafların ileri sürdüğü nedenlere göre bir karar verir. Mahkeme kararı, eşlerin boşanmasıyla ilgili tüm hukuki sonuçları (nafaka, mal paylaşımı, velayet, kişisel ilişki vs.) kapsar.


2. İngiltere’de Boşanma Davalarının Genel Çerçevesi


İngiltere’de boşanma davaları, asıl olarak Medeni Hukuk çerçevesinde yürütülür ve Türk hukukuna kıyasla farklı prosedür ve uygulamalara sahiptir. İngiltere’de bir eş, evliliğin geri dönülemez şekilde bittiğini göstermek amacıyla bazı hukuki dayanakları ileri sürerek mahkemeye başvurur. İngiltere’de yakın zamana kadar “suçlu veya kusurlu taraf” kavramı bazı davalarda önemliydi, ancak son yıllarda yasal düzenlemeler, “kusursuz boşanma” yolunu kolaylaştırmıştır. Bu kapsamda, eşlerden biri diğer tarafın ‘kusurunu’ ispatlamadan da boşanmaya gidebilmektedir.


İngiltere’de davası açılması için dikkate alınan yer, eşlerin birlikte en az altı ay ikamet ettiği veya en azından başvuran eşin daimi yerleşim yeri olabilir. Bu anlamda, tarafın “sakin olduğu yer” veya yasal ikameti boşanma davasının hangi ülkede ve hangi mahkemede görüleceğini belirler. Ayrıca İngiltere’de, boşanma süreci genellikle üç aşamadan oluşur: İlk başvuru (petition) yapılır, sonrasında geçici boşanma kararı (Decree Nisi) ve en son aşamada nihai boşanma kararı (Decree Absolute) alınır. Bu kararlar alındıktan sonra, evlilik tamamen sona ermiş kabul edilir.


İngiltere’de boşanmayla ilgili başvurular Aile Mahkemeleri’ne veya uygun mahkemelere yapılır. Tarafların uzlaşması ve anlaşmalı boşanma sürecine gitmesi durumunda, süreç hızlı ilerler. Çekişmeli durumlarda ise yasal prosedürler uzar; deliller, tanıklar ve uzman raporlarıyla dava detaylı biçimde incelenir.


3. Boşanma Sebepleri ve Deliller Açısından Farklılıklar


3.1 Türkiye’de Boşanma Sebepleri

Türkiye’deki Medeni Kanun, boşanma sebeplerini açık bir şekilde sıralamıştır. Eşlerden biri, örneğin zina veya hayata kast gibi ağır kusur gerektiren durumları mahkemeye delillerle birlikte sunarsa boşanma hakkı kazanır. Evlilik birliğinin temelden sarsılması, hukukumuzda çok daha geniş kapsamlıdır ve anlaşmazlıkların giderilememesi hâlinde bile boşanmak mümkündür.


3.2 İngiltere’de Boşanma Sebepleri

İngiltere’de geçmiş dönemde evlilik birliğinin ciddi bir şekilde zedelendiğine dair somut bir neden aranırken, günümüzde “kusursuz boşanma” (no-fault divorce) sistemiyle çok daha kolay bir boşanma imkânı doğmuştur. Eşlerden birinin, evliliğinin “geri dönülemez şekilde bittiğini” beyan etmesi ve belirli sürelerin geçmesi halinde, boşanma kararı verilmesi olanaklıdır. Ancak yine de bazı hâllerde, eşlerin beyanlarını destekleyecek unsurlar aranabilir. Örneğin, şiddet veya ekonomik geçimsizlik gibi konular boşanmaya dayanak gösterilebilir.


Bu farklar, Türkiye’de boşanma davalarında delil toplama yükümlülüğünün daha ağır olması; İngiltere’de ise bazı durumlarda beyanın yeterli olabilmesi şeklinde özetlenebilir. Dolayısıyla, boşanma süreçlerinde Türkiye ve İngiltere arasındaki farklar, davanın başlangıcından itibaren kendini göstermeye başlar.


4. Mal Paylaşımı (Matrimonial Property) ve Finansal Düzenlemeler


Mal paylaşımı, hem Türkiye’de hem de İngiltere’de boşanma davalarının en önemli aşamalarından biri olarak karşımıza çıkar. Eşlerin evlilik sırasında edindiği mallar, boşanma sonrasında nasıl bölüşüleceği noktasında sıkça uyuşmazlıklar çıkarabilir.


4.1 Türkiye’de Mal Paylaşımı

Türk Hukuku’nda, 2002 yılında yürürlüğe giren Yeni Medeni Kanun ile birlikte, yasal mal rejimi olarak “edinilmiş mallara katılma rejimi” kabul edilmiştir. Buna göre, evlilik devam ederken her iki eş de kendi kazançlarıyla edindikleri malların sahibi gibi görünse de, boşanma hâlinde bu mallar üzerinde her iki eşin de hakkı olduğu kabul edilir. Böylece evlilik birliği içinde elde edilen mallar “edinilmiş mal” sayılır ve değerleri yarı yarıya bölüşülür. Ancak miras, kişisel eşyalar veya evlilik öncesi alınmış mallar genellikle “kişisel mal” kapsamına girer ve paylaşıma tabi olmaz.


Türkiye’de mal paylaşımı davası, boşanma davası kesinleştikten sonra ayrı bir dava olarak da açılabilir. Bazı durumlarda boşanma davasıyla birlikte görülmesi istendiğinde süreç uzayabilir. Eşler, mal rejimi sözleşmesiyle farklı bir mal rejimi de belirleyebilir, ancak bu durum noterde resmi şekilde yapılmak zorundadır.


4.2 İngiltere’de Mal Paylaşımı

İngiltere’de boşanma hâlinde mal paylaşımı konusunda, tarafların ekonomik durumları, evliliğin süresi, çocukların ihtiyaçları ve tarafların gelecekteki iş bulma potansiyelleri gibi birçok faktör dikkate alınır. “Equitable Distribution” (Hakkaniyete Uygun Paylaşım) olarak adlandırılan sistemde, yargıçlar tüm maddi değerleri ve kişisel koşulları değerlendirerek adaletli bir paylaşım yapmaya çalışır. Bu nedenle, İngiltere’de mal paylaşımı genellikle esnek ve yargıcın takdir alanına geniş şekilde bırakan bir uygulamadır.


Örneğin, uzun süren bir evlilikte eşlerin finansal katkısı kadar emek katkısı da hesaba katılır. Evin bakımını üstlenen, çocukları büyüten eşin de mali payda hakları artabilir. Boşanma davalarında, İngiliz mahkemesi, tarafların varlıklarını eşit paylaşmak yerine ihtiyaçlara öncelik verir ve çocukların durumuna özellikle dikkat eder. Bu da, Türkiye’deki “yasal mal rejimi” uygulamasına göre daha farklı ve dava sonucu öngörülemez bir yapı oluşturur.


5. Çocuğun Velayetinin Belirlenmesi


Çocuğun velayetinin hangi ebeveynde kalacağı, boşanmanın en hassas konularından biridir. Hem Türkiye’de hem İngiltere’de çocuğun yüksek menfaati (best interest of the child) esas alınarak karar verilir. Ancak uygulamalardaki yaklaşımın detayları farklılık gösterebilir.


5.1 Türkiye’de Velayet

Türkiye’de, boşanma davalarında çocuğun velayeti genellikle anneye verilir şeklinde bir kanaat olsa da, bu mutlak bir kural değildir. Mahkeme, çocuğun yaşını, özel ihtiyaçlarını, ebeveynlerin maddi ve manevi imkânlarını değerlendirir. Eğer anne çocuğa bakamayacak durumdaysa veya çocuğun babayla daha iyi koşullarda yaşayacağına dair somut veriler varsa, velayet babaya da verilebilir. Velayet verilmeyen tarafın ise çocukla kişisel ilişki kurma hakkı saklıdır.


Velayet konusu, anne ve babanın anlaşmalı boşanması hâlinde protokolle düzenlenebilir. Protokolde yer alan düzenleme çocuğun menfaatine aykırı değilse, mahkeme bunu genellikle onaylar. Çocuğa ödenecek iştirak nafakası miktarı da yine tarafların ekonomik durumları göz önünde bulundurularak belirlenir.


5.2 İngiltere’de Velayet

İngiltere’de çocuğun velayetine dair en temel yaklaşım, çocuğun fiziksel ve ruhsal olarak en iyi gelişimi nerede sağlanacaksa orada kalmasıdır. Mahkemeler, mümkün olduğunca her iki ebeveynin de çocuğun hayatında etkin biçimde kalmasını istemektedir. Bu nedenle, çocuğun düzenli olarak hem anne hem de baba ile vakit geçirmesine yönelik “shared custody” (ortak velayet) veya “contact order” (kişisel ilişki düzeni) gibi yöntemler uygulanabilir.

İngiltere’de boşanma sürecinde, çocukların menfaati devlet tarafından çok yakından izlenir. Gerekirse sosyal hizmet uzmanları devreye girer ve raporlar hazırlar. Türk hukukuna göre daha esnek düzenlemeler olabileceği gibi, mahkeme bazen velayet konusunu sonuca bağlamadan önce taraflara arabuluculuk veya aile danışmanlığı gibi hizmetlere başvurma talimatı verebilir.


6. Boşanma Kararının Tanınması ve Tenfizi (Tanıma ve Tenfiz Davası)


6.1 Tanıma ve Tenfizin Anlamı

Eğer bir yabancı ülke mahkemesinde boşanma gerçekleşmişse ve taraflardan biri veya her ikisi de Türkiye Cumhuriyeti vatandaşıysa, bu durumda Türkiye’deki nüfus kaydının güncellenmesi ve boşanmanın hukuki sonuçlarının tanınması için mahkeme kararının Türkiye’de tanınması gerekir. Bu işleme “tanıma davası” denir. Tanıma davasında, “yabancı mahkeme kararının” usule uygun olarak verilip verilmediği ve karşılıklılık ilkesi gibi şartlar değerlendirilir.


Eğer bu yabancı mahkeme kararının Türkiye’de icra edilmesini, yani boşanmayla ilgili bir alacak talebinin yerine getirilmesini istiyorsanız, ayrıca “tenfiz davası” açmanız gerekir. Kısaca söylemek gerekirse, tanıma yabancı mahkeme kararının hukuken kabul edilmesi; tenfiz ise o kararın Türkiye’de icra edilebilir hale gelmesidir. Uygulamada, bu iki dava genellikle “tanıma ve tenfiz davası” şeklinde birlikte açılır.


6.2 İngiltere’de Alınan Boşanma Kararının Türkiye’de Tanınması

Taraflardan birinin İngiltere vatandaşı, diğerinin Türk vatandaşı olduğu veya her ikisinin de Türk vatandaşı olup İngiltere’de ikamet ettiği hâllerde, yabancı mahkemede alınan boşanma kararı Türkiye’de geçerli değildir. Geçerli olabilmesi için tanıma ve tenfiz davasına ihtiyaç vardır. Bu dava, Türkiye’deki yetkili mahkeme olan Aile Mahkemesi’nde (bulunmadığı yerde Asliye Hukuk Mahkemesi’nde) “davası açılması” şeklinde gerçekleştirilir.


Tanıma davasının açılabilmesi için, davanın taraflarından biri veya avukatları, Türkiye’de yasal prosedürü başlatmalıdır. Mahkeme, İngiltere’deki davanın taraflara düzgün şekilde tebliğ edilip edilmediğini, kararın kamu düzenine aykırı olup olmadığını, İngiltere mahkemesinin o davaya bakmaya gerçekten yetkili olup olmadığını inceler. Şayet tüm şartlar yerine getirilmişse, yabancı mahkeme kararının tanınmasına ve tenfizine karar verilir. Böylece, taraflar Türkiye’deki resmi kayıtlarda da boşanmış sayılır.


7. Türkiye ile İngiltere Arasındaki Yargılama Usulü ve Yetkili Mahkeme Farkları


Uluslararası unsurlu boşanma davalarında, hangi ülkenin hukuku uygulanacak ve hangi ülkenin mahkemesi yetkili olacak sorusu önem taşır. Türkiye’de Medeni Kanun ve Milletlerarası Özel Hukuk ve Usul Hukuku Hakkında Kanun (MÖHUK) bu konuda bazı düzenlemeler içermektedir. Aynı zamanda, İngiliz hukukunda da kendi içtihat ve yasa hükümleri vardır.


7.1 Türkiye’de Yetkili Mahkeme

Türk vatandaşı olan eşlerin boşanma konusunda yetkili mahkemesi genellikle Türkiye’dir. Fakat eşlerden birinin “ikamet ettiği yer” Türkiye değilse, boşanma davasını İngiltere’de açması da mümkündür. Eğer İngiltere’de davası açılırsa, alınan karar Türkiye’de ancak tanıma ve tenfiz yoluyla geçerli hale gelir.


Bunun yanı sıra, eğer taraflardan biri Türk, diğeri yabancıysa ve evliliğin temelden sarsılması iddiasıyla boşanma talep ediliyorsa, yabancı ülkede de Türkiye’de de dava açmak mümkündür. Önemli olan, hangi mahkemenin yargı yetkisinin önce gerçekleştiği, tarafların hukuki ve fiili durumuna göre değişkenlik gösterebilir.


7.2 İngiltere’de Yetkili Mahkeme

İngiltere’de boşanma davası açabilmek için, eşlerden en az birinin o ülkede ikamet ediyor olması veya o ülkeyle güçlü bağlarının (vatandaşlık, iş vs.) bulunması gerekir. Mahkeme, bu noktada tarafların gerçek anlamda İngiltere’de yerleşik olup olmadığını inceler. Örneğin, İngiltere vatandaşı olan bir kişi Türkiye’de uzun süredir yaşıyorsa ve İngiltere’de hiçbir ikamet adresi yoksa, İngiltere mahkemeleri bu kişinin davasını inceleyip inceleyemeyeceklerini hukuki kriterler çerçevesinde ele alırlar.


Tüm bunlar, boşanma süreçlerinde Türkiye ve İngiltere arasındaki farklar arasında önemli bir yer tutar. Zira taraflar, davanın hızlanması veya sonuçlarının kendileri açısından daha avantajlı olabileceğini düşündükleri için farklı ülkelerde boşanma davası açma yoluna gidebilirler. Ancak hangi mahkemenin yetkili olduğu hususunda mahkemeler net kurallara tabidir ve anlaşmazlık durumunda bu kurallar uygulanır.


8. Dava Sürecinin Uzunluğu ve Masraflar

Boşanma sürecinde en çok merak edilen konulardan biri de davanın ne kadar süreceği ve masrafların nasıl karşılanacağıdır.


8.1 Türkiye’de Dava Süresi ve Masraflar

Türkiye’de anlaşmalı boşanma davaları çoğu kez duruşma sayısı bir veya ikiyle sınırlı kalmak üzere oldukça hızlı sonuçlanır. Eşler her konuda anlaştıklarından, mahkeme yalnızca protokolü inceleyerek çocuğun menfaati ve diğer hususlarda kamu düzenine aykırı bir durum var mı, yok mu diye bakar. Birkaç ay içinde karar çıkabilir. Çekişmeli boşanma davaları ise, tanıkların dinlenmesi, delillerin toplanması, bilirkişi raporlarının alınması gibi aşamalar sebebiyle bir yılı, hatta bazen birkaç yılı bulabilir.


Masraflar ise davayı açarken ödenen harçlar, bilirkişi ücretleri, avukatlık ücretleri şeklinde sıralanabilir. Taraflar maddi durumlarını da gözeterek kendileri avukat tutabilir veya adli yardım talep edebilirler. Özellikle çekişmeli davalarda masraflar artabilir.


8.2 İngiltere’de Dava Süresi ve Masraflar

İngiltere’de de boşanma davalarının süresi, tarafların anlaşması durumunda ortalama 6 ila 9 ay arasında değişebilir. Anlaşmazlık söz konusuysa, süreç bir yıldan iki yıla kadar uzayabilir. Avukat ücretleri İngiltere’de oldukça yüksek olabileceği için, taraflar bazen arabuluculuk veya anlaşmalı boşanmaya yönelerek masraf ve zaman tasarrufu yapmayı amaçlar. Her iki ülke için de geçerli olmak üzere, ne kadar az çekişme varsa, o kadar hızlı ve az masraflı boşanma sağlanabilir.


9. Davanın Taraflarının Hak ve Yükümlülükleri

Davanın taraflarından her biri, boşanma sürecinde kendi haklarını korumak adına özen göstermelidir. Örneğin, mal paylaşımı konusunda hakkını talep edebilmek, çocuğun velayetine dair dilek ve beyanlarda bulunmak, delil sunmak gibi hakları vardır. Öte yandan, mahkemenin talep ettiği belgeleri ibraz etmek, duruşmalara katılmak, doğru bilgi vermek gibi yükümlülükleri de yerine getirmeleri beklenir.


Türkiye’de de İngiltere’de de, tarafların avukat tutma hakkı vardır. Hatta İngiltere’de çoğu zaman avukat bulundurmadan boşanma davası yürütmek oldukça zorlu olabilir; çünkü İngiliz hukuku kapsamlı olup birçok prosedür içermektedir. Türkiye’de ise özellikle anlaşmalı boşanmalarda bir avukat tutmak zorunlu değildir. Yine de çekişmeli davalarda profesyonel destek almak, uzun vadede hak kaybına uğramamak adına oldukça önemlidir.


10. Nafaka ve Çocuk Destek Ödemeleri


Boşanma sürecinde konuşulan önemli konulardan biri de nafaka ve çocuk destek ödemeleridir. Türkiye’de hakim, eşin ve çocuğun maddi durumuna göre yoksulluk nafakası ve iştirak nafakası ödenmesine hükmedebilir. İngiltere’de ise “spousal maintenance” (eş nafakası) ve “child maintenance” (çocuk bakımı ödemesi) kavramları vardır. Her iki ülkede de mahkemeler, ihtiyaçları ve geliri dikkate alarak karar verir.


İngiltere’de nafakanın süresi ve miktarı, tarafların ekonomik durumundaki değişikliklere göre sonradan revize edilebilir. Türkiye’de de benzer şekilde, şartların değişmesi hâlinde nafaka miktarının artırılması veya azaltılması istenebilir. Dolayısıyla, boşanma süreçlerinde Türkiye ve İngiltere arasındaki farklar olsa bile, tarafların menfaatlerini koruyan benzer düzenlemeler de mevcuttur.


11. Boşanma Sonrası Vize ve Oturum Konuları


Eşlerden biri yabancı uyruklu ise, boşanma sonrasında oturum izni ve vize sorunlarıyla karşılaşabilir. Örneğin, İngiltere’de oturma iznine sahip olan Türk vatandaşı, sadece evliliğe dayanan bir vizeyle bulunuyorsa, boşanma gerçekleştiğinde bu iznin durumu tehlikeye girebilir. İngiltere Göçmenlik Kuralları, evliliğin sona ermesi durumunda yeniden başvuru yapılmasını veya başka bir vize türüne geçilmesini öngörebilir.


Türkiye’de de benzer bir durum söz konusu olabilir. Yabancı eş, Türkiye’de eş üzerinden ikamet hakkına sahip ise, boşanmadan sonra bu hakkı kaybedebilir. Bu nedenle, uluslararası boşanma davalarında tarafların hukuk kadar göçmenlik mevzuatı konusunda da uzman desteği alması yararlı olacaktır.


12. Arabuluculuk ve Alternatif Çözüm Yolları


Boşanmalara ilişkin uyuşmazlıkları mahkeme sürecine gelmeden çözmek için hem Türkiye’de hem de İngiltere’de çeşitli alternatif yöntemler mevcuttur. Türkiye’de zorunlu arabuluculuk, özellikle ticari uyuşmazlıklarda uygulansa da aile hukukunda henüz zorunlu değildir. Ancak taraflar gönüllü olarak arabuluculuğa başvurabilir. İngiltere’de ise birçok aile mahkemesi, davayı mahkemeye taşımadan önce arabuluculuğa veya danışmanlığa yönlendirebilir.


Arabuluculuk sürecinde, taraflar gizli ve tarafsız bir ortamda anlaşmaya varmaya çalışırlar. Bu süreçte, çocuğun velayeti, mal paylaşımı, nafaka gibi konular görüşülür. Eğer uzlaşma sağlanırsa, hazırlanan anlaşma metni mahkemenin onayına sunularak bağlayıcı hale getirilebilir. Böylece, taraflar zaman ve masraf açısından avantaj elde etmiş olur.


13. Sıkça Sorulan Sorular (SSS)


  1. Türkiye’de boşanma davası açtım, eşim İngiltere’de. Dava nasıl ilerler?

    Eşinize davaya ilişkin tebligatlar uluslararası posta yoluyla veya konsolosluk aracılığıyla yapılır. Mahkeme, gerekiyorsa eşinizin ifadesini de alabilmek için duruşma günü belirler. Gerekli görülürse istinabe (adli yardımlaşma) yoluna başvurulabilir.

  2. İngiltere’de aldığım boşanma kararı Türkiye’de otomatik geçerli midir?

    Hayır, geçerli olması için mutlaka “tanıma ve tenfiz davası” açmanız gerekir. Aksi takdirde, Türkiye’de hâlâ evli görünebilirsiniz.

  3. Çocuğum İngiltere’de yaşıyor, velayetini Türkiye’de kazanabilir miyim?

    Velayet davalarında genel ilke, çocuğun yerleşik olduğu ülke mahkemesinin daha yetkili olmasıdır. Ancak istisnai hâllerde, Türkiye’de de dava açabilirsiniz. Bu konuda uluslararası sözleşmeler ve MÖHUK önem taşır.

  4. Mal paylaşımı yaparken, İngiltere’deki mal varlıkları Türkiye’de dikkate alınır mı?

    Genel olarak, evlilik içinde elde edilen mal varlıkları dikkate alınabilir. Ancak her ülkenin mal rejimi farklı olabileceğinden, uluslararası unsurlu durumlarda ayrı bir hukuki inceleme gerekir.

  5. Boşanma sürecinde avukat tutmak zorunlu mu?

    Her iki ülkede de zorunlu değildir, ancak özellikle çekişmeli davalarda uzman hukuki destek almanız önerilir.


14. Dikkat Edilmesi Gereken Önemli Hususlar


  1. Zamanlama: Hem Türkiye’de hem İngiltere’de boşanma süreci zaman alabilir. Anlaşmalı boşanma, çekişmeli boşanmaya göre çok daha hızlı biter.

  2. Hukuki Destek: Uluslararası boşanma söz konusuysa, her iki ülkenin avukatlarından veya bu alanda uzmanlaşmış bir hukuk bürosundan destek almak faydalı olabilir.

  3. Belgelerin Düzenlenmesi: Yabancı mahkemede alınan kararların Türkiye’de tanınması için gerekli belgelerin eksiksiz ve uygun formatta olması gerekir.

  4. Çocuğun Menfaati: Tüm süreçlerde çocuğun menfaati önde gelir. Mahkemeler de buna uygun karar verir. Taraflar arasındaki kişisel çekişmeler, çocuğu mağdur etmemelidir.

  5. Geçmişe Dönük Hak Talepleri: Boşanma kesinleştikten sonra “mal paylaşımı” için ayrı bir dava açmak mümkündür. Nafaka artırımı veya azaltımı da boşanma kararından sonra gündeme gelebilir.


15. Son Sözler


Boşanma süreçlerinde Türkiye ve İngiltere arasındaki farklar, genel olarak hukuki prosedürün işleyişi, “mal paylaşımı” yöntemleri, “çocuğun velayetinin” belirlenmesi, nafaka düzenlemeleri ve “tanıma ve tenfiz davası” süreçlerinde gözlemlenir. Türkiye’deki yasal çerçeve ile İngiltere’deki yasal çerçeve arasında birtakım benzerlikler olsa da, her iki ülkenin de kendine özgü yaklaşım ve uygulamaları vardır.


  • Türkiye’de boşanma davaları Aile Mahkemelerinde görülür; dava açma yeri genellikle eşlerin son altı ay birlikte yaşadıkları yer veya davalı eşin yerleşim yeridir. Boşanma nedenleri, delil toplama süreci, yasal mal rejimi ve velayet konusunda Türk hukuku detaylı düzenlemelere sahiptir. “Boşanmalara ilişkin” kararlar verilirken kusur ilkesi, özel boşanma sebepleri ve “evlilik birliğinin temelinden sarsılması” gibi kavramlar dikkate alınır.

  • İngiltere’de boşanma için mahkemeden önce başvuru (petition) yapılır ve eğer gerekli koşullar sağlanırsa nihai boşanma kararı (Decree Absolute) çıkar. “No-fault divorce” yaklaşımıyla, evliliğin geri dönülemez şekilde sona erdiğini göstermek yeterli olabilir. Mahkemeler, “equitable distribution” ilkesiyle tarafların menfaatlerini korumayı amaçlar ve çocuğun menfaatine büyük önem verir.

  • Yabancı mahkeme kararının Türkiye’de geçerli sayılması için “tanıma ve tenfiz davası” zorunludur. Bu, uluslararası boşanma söz konusu olduğunda sıklıkla ihmal edilen ama oldukça önemli bir adımdır. Aksi takdirde, kişiler İngiltere’de boşanmış olsa bile, Türkiye’de hâlâ evli görünebilir. Bu durum, miras veya yeni evlilik yapma durumlarında ciddi hukuki sorunlar doğurabilir. Tanıma ve tenfiz işlemleri, “davanın taraflarından” biri tarafından Türkiye’deki yetkili mahkeme nezdinde yapılır ve genellikle karşımıza aile mahkemelerinde veya bu mahkeme yoksa asliye hukuk mahkemesinde çıkar.

  • Uluslararası boşanmalarda her iki ülkede de dava açılması mümkündür; ancak nihayetinde mahkemeler “sakin olduğu yer” kuralını ve “uluslararası yargı yetkisi” kriterlerini uygulayarak davanın yetkili olup olmadığına karar verir. Ayrıca, eşlerin oturum ve vatandaşlık durumları, boşanma sürecini doğrudan etkileyebilir.

  • Çocuğun velayetinin hangi ebeveyne verileceği de önemlidir. Türkiye’de genel eğilim çocukların annede kalması yönünde olsa da, bunu belirleyen kesin bir kanun kuralı yoktur. Mahkeme, her somut olayın koşullarını değerlendirir. İngiltere’de ise mahkemeler sıklıkla “shared custody” veya ebeveynlerle düzenli görüşme hakkı gibi düzenlemeler yaparak çocuğun her iki ebeveynle de sağlıklı ilişki kurmasına imkân verir.


Tüm bu farklılıklar, boşanma süreçlerinde Türkiye ve İngiltere arasındaki farklar başlığının ne kadar kapsamlı olduğunu gösteriyor. Gerek Türk Hukuku gerek İngiliz hukuku açısından, tarafların hak kaybına uğramaması, maddi ve manevi zararlarını en aza indirmesi için süreçleri yakından takip etmeleri, mümkünse hukuki danışmanlık almaları önemlidir. Ayrıca, boşanma davalarının duygusal yıpratıcılığı da göz önüne alındığında, tarafların öfke veya intikam duygusuyla hareket etmek yerine, anlaşmalı yollarla çözüm araması hem kendi hem de varsa çocuklarının psikolojik sağlığı açısından daha olumlu sonuçlar doğurabilir.


Unutmayın ki, boşanma bir son değil; yeni bir hayatın başlangıcıdır. Bu yeni başlangıcın sağlıklı ve adil bir şekilde yapılması, hem tarafların hem de çocukların geleceğini pozitif yönde etkileyecektir. Özellikle yurt dışı bağlantılı veya yabancı mahkemede başlatılan boşanma süreçlerinde, tanıma ve tenfiz davasına dair prosedürleri ihmal etmemek, ileride doğabilecek hukuki sorunların önüne geçebilir.


Son olarak, her ne kadar boşanma süreci zorlu ve karmaşık olsa da, doğru bilgilendirme, profesyonel destek ve iyi niyetli tutumlarla bu zorlukların aşılması mümkündür. Hem Türkiye’de hem İngiltere’deki hukuki kuralları bilmek, haklarınızı korumak ve süreç içinde doğru kararlar vermek adına son derece önemlidir. Özellikle uluslararası boşanmalar söz konusu olduğunda, Türk hukuku ve İngiliz hukuku arasındaki esaslı farkları göz önünde bulundurmak ve hukuki süreçleri titizlikle takip etmek, taraflar için en doğru yaklaşım olacaktır.

Can Canko

Bize ulaşın

Sorularınızı doğrudan Can Canko'ya sorun

Thanks for submitting!

Can Canko

İş, Sözleşmeler ve Ticaret Hukuku

bottom of page